– Faust Koşması –
Döndüm ve gördüm: sandığım değilim
Hiçbir şey sandığımca varsıl değil
Yol bellediğimmiş yanılgılarım
Bitmez, uzayıp, gider mahdut değil

Öğretmişlerdi bir bir teknikleri:
Ölç ve tart bunlar ilmin gerekleri
Biç ve düzenle aklın hükümleri
Zincirlenmiş zorunlu eylemleri

Dediler kovmalı maddeden ruhu
Böyle ikna etmek kolay güruhu
Öğütmeli tek bir taşta çokluğu
Yürümelisin budur aklın yolu

Düştüm o yolda aradım doğruyu
Sayarak aşarken her bir zorluğu
Bulduğum şeylerde görünce boşluğu
Kanıp da onlarla avunamadım

Kendi dışarıda bulan doğruyu
Anlamaz esrimiş ile ayruğu
Vaktiyle yakınken onlarla döndüm
“Her bir deliliği kendimde buldum”


Şiirin onu yazan şair tarafından açıklamayla sunulması zannederim ki şiirin doğasına aykırıdır. Ancak vasat bir şiir ve/veya şair buna ihtiyaç duyar diye düşünüyorum. Buna rağmen birkaç noktayı not düşmek istedim. Aylar önce bu şiirin ilk mısralarını yazmaya başladığımda zihnimi Faust’tan sahneler kemiriyordu, son dizelere doğru geldiğimde ise onlara Karacaoğlan koşmaları eklendi. Farkında olduğum bu etkiyi göstermek adına Faust’tan bir pasajı ve Karacaoğlan koşmasından bir dörtlüğü de beraberinde paylaşıyorum:

“Zamandan istifade ediniz, o pek çabuk geçip gider. Lakin intizam, size vakit kazanmasını öğretir. Onun için değerli dostum, ben size önce mantık dersini tavsiye ederim. O zaman fikriniz güzelce terbiye edilir ve ona gem vurulur ki, bundan sonra daha basiretli olarak düşünceleriniz yolunu takip etsin ve öyle uluorta hayallere kapılarak, öteye beriye sapıtmasın… Sonra size günlerce, mesela yemek ve içmek gibi, bir hamlede ve serbestçe yaptığınız işlerde bile: Bir! İki! Üç! Demek icap ettiğini öğretecekler… İçeri giren filozof, size meselenin şöyle olması icap ettiğini: birincinin böyle, ikincinin şöyle, bundan dolayı üçüncünün ve dördüncünün de öyle olduklarını ve eğer birinciyle, ikinci olmasaydı üçüncü ve dördüncünün hiçbir vakit olmayacaklarını ispat eder.”*
– Okuma Odası, Faust**

“Karacaoğlan der ki yandım da öldüm
Her bir deliliği kendimde buldum
Dolanıp da kavil yerine geldim
Kavil yerlerinde bulamadığım”

* Senail Özkan, Kaplan Sırtında Felsefe, İstanbul: Ötüken Neşriyat
** Goethe, Faust (Senail Özkan Çev.), İstanbul: Ötüken Neşriyat